ÇAYKUR, özellikle şarjlı çay toplama makinelerinin yaygınlaşmasıyla artan çay hasat hızına bağlı olarak oluşan yoğunluk ve stok baskısı nedeniyle önemli bir düzenlemeye gidiyor. Yarın, yani 30 Mayıs 2025 itibarıyla, yaş çay alımları randevulu sistemle gerçekleştirilecek.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, 16 Mayıs'ta başlayan birinci sürgün yaş çay alımları beklentilerin üzerinde bir hızla devam etti. ÇAYKUR'un günlük 9 bin 250 tonluk işleme kapasitesine karşın, 29 Mayıs itibarıyla günlük yaş çay alım miktarı 11 bin 500 tonu aşmış durumda. Bu durum, fabrikalarda ciddi bir stok birikimine yol açtı. ÇAYKUR yetkilileri, bu kararı, üreticilerin herhangi bir mağduriyet yaşamaması ve alım süreçlerinin daha sağlıklı bir şekilde planlanabilmesi için "zorunluluktan" alındığını belirtti.
Yeni sistem kapsamında, çay üreticilerine randevu bilgileri SMS yoluyla iletiliyor. Bugün için üretici başına 100 kilogramlık bir alım sınırı uygulanacağı duyurulurken, yarından itibaren tüm yaş çay alımlarının tamamen randevu usulüyle yapılacağı kesinleşti. Yetkililer, üreticilerin belirlenen randevu saatlerine ve miktar kotalarına harfiyen uymalarının hem kendi işlerini kolaylaştıracağını hem de alım merkezlerinde oluşabilecek yoğunluk ve uzun beklemelerin önüne geçeceğini vurguladı.
Tarım ekonomistleri, bu tür randevulu sistemlerin uzun vadede hem üreticiyi hem de işletmeyi koruyarak daha düzenli bir piyasa oluşumuna katkı sağlayabileceğini belirtiyor. Ancak uzmanlar, sistemin sahada sorunsuz işleyebilmesi için sağlam bir teknik altyapı ve üreticilere yönelik detaylı yerel bilgilendirme faaliyetlerinin kritik önem taşıdığına işaret ediyor.
Çiftçiler arasında ise bu yeni sisteme yönelik farklı görüşler mevcut. Bazı üreticiler, randevu sisteminin getireceği belirsizlikler ve uygulamadaki potansiyel zorluklar nedeniyle endişeli olduklarını ifade ederken, diğer bir kısım ise bu düzenlemenin uzun vadede daha planlı ve adil bir alım süreci sağlayacağı umudunu taşıyor. Bu farklı tepkiler, yeni sistemin sahada nasıl bir denge bulacağını ve etkinliğini zamanla göstereceğini işaret ediyor.
Sizce bu tür merkezi planlama ve randevulu sistemler, tarımsal ürünlerin hasat ve alım süreçlerindeki düzensizliklere karşı kalıcı bir çözüm sunabilir mi?
RİZE (UHA) - HIZIR TATOĞLU