Çiğli’nin yıllardır süren çöp ve arıtma sorunlarının kangren hâline geldiğini vurgulayan Kaner, belediyenin kendi sınırları içinde topladığı çöpü dökemez noktaya geldiğini söyledi.

“Çiğli, İzmir’in tuvaleti haline getirildi”
Konuşmasına Çiğli’nin yarım asrı aşan katı atık sorununu hatırlatarak başlayan Kaner, ilçenin yalnızca çöple değil, biyolojik arıtma tesislerinin yarattığı yükle de mücadele ettiğini belirterek;
“50 yıldır süren çöp sorununun üzerine, biyolojik arıtmayla birlikte Çiğli tüm İzmir’in tuvaleti haline getirildi. Bu sorun artık sürdürülemez bir boyuta ulaşmış durumda.” ifadelerini kullandı.

“Bugün yaşanan olay trajikomiktir”
Harmandalı’nın Çiğli’nin bir mahallesi olduğunu, buna rağmen Çiğli Belediyesi’nin kendi çöpünü kendi sınırları içindeki tesise dökemediğini ifade eden Kaner, yaşanan durumu “trajikomik” olarak nitelendirirken; “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yetkilileri bize, ‘Topladığınız çöpü Harmandalı’ya dökemezsiniz, Bergama’ya götüreceksiniz’ diyor. Kendi ilçemizdeki çöplüğe kendi çöpümüzü atamaz hale geldik.” dedi.

Transfer merkezi ve büyük tonajlı araç eksikliği
Çiğli Belediyesi’nin büyük tonajlı çöp tırlarına ve zaten Harmandalı Çiğli sınırları için olduğundan dolayı bir transfer merkezine sahip olmadığını hatırlatan Kaner; “Diğer ilçeler küçük kamyonlarla çöplerini transfer merkezlerine götürüp oradan Büyükşehir’in tırlarıyla bertarafa gönderiyor. Çiğli’nin böyle bir imkânı yok çünkü Harmandalı bizde. Şimdi hem çöp yükü üzerimizde, hem de kendi çöpümüzü dökme hakkımız engelleniyor.” açıklamasında bulundu.

“Halkın haklı mücadelesi var”
Bölgede yaşayan vatandaşların ve muhtarların çöp dökümünün tamamen sona erdirilmesi yönünde haklı bir mücadele yürüttüğünü belirten Kaner, Büyükşehir’in tesis yönetiminde yaşanan sorunların ilçeyi zor durumda bıraktığını ifade etti. Kaner; “Halk sağlığı gerekçesiyle 31 Aralık’a kadar verilen geçici izin ortadayken, Çiğli Belediyesi’nin kendi çöpünü dökememesi kabul edilemez. Çiğli kendi çöpüyle baş başa bırakılıyor.” derken, Büyükşehir Belediyesi’nin hem Çiğli’nin yükünü hafifletmesi hem de bertaraf süreçlerini yasal çerçevede düzenlemesi gerektiğini söyledi.

UHA Haber Merkezi - CEVDET LAÇİNKAYA